Yeni gençlik

Danışmanlık firması PricewaterhouseCoopers çok ilginç bir araştırma yayınladı. Araştırma 44 ülkede 4,271 genç arasında yaplmış. Bu 4271 gencin dağılımı şöyle: 1,004 Kuzey Amerika ve Caribbean, 943 Asya, 759 Batı Avrupa, 481 Orta ve Doğu Avrupa, 215 Güney ve Orta Amerika, 139 Avustralya ve Pasifik Adaları, 67 Ortadoğu ve Afrika. Araştırma içinde Türk gençleri de var. Bu gençler söz konusu firmada çalışmaya yeni başlamış üniversite mezunları. Bulgular şöyle:

·Deniz aşırı çalışma isteği

Araştırmaya katılan gençlerin %80'i başka ülkelerde çalışmak istiyor. Bunlar arasında en çok isteyen %92'lik bir oranla Hintli gençler. En az isteyenler %92 ile Hollandalılar. Türk gençler için bu oran %90. Katılımcıların %70'i ana dillerinin dışında bir dili işlerinde kullanmak istiyor.

·Sosyal sorumluluk sahibi şirketlerde çalışmak istiyorlar

Gençlerin %88'i, kendi değerleri ile çakışan değerlere sahip sosyal sorumluluğu olan şirketlerde çalışmak istiyorlar. Daha ilginç bir rakam ise, eğer bu değerlerde çakışma olmazsa ne olur durumunda ortaya çıkmış. Katılımcıların ortalama %86 gibi bir bölümü bu durumda o şirketi terk edeceklerini söylemişler. Bu rakamın en yükseği Arjantinli gençler için, %92 ve en düşüğü de Hintliler için %66.

·İklim değişikliği ve çevreye duyarlılık

"Bir iş seçerken işverenin iklim değişikliği ve çevre konusundaki politikaları sizce önemli midir?" diye sorulmuş. Bunlardan ortalama %58 i bu soruya evet demiş. En yüksek duyarlılık %86 ile Brezilya, en az duyarlı ise %40 ile USA. Türk gençlerinde bu oran %81.

·Klasik iş ortamına rağbet

Genelde söylenen, zamane gençlerinin işe daha serbest takılacakları yönünde idi. Ama büyük çoğunluk yine klasik iş ortamını tercih etmiş. Bu araştırmaya katılan gençlerin ancak %3 gibi bir oranı evden veya esnek saatleriyle çalışmak istediğini belirtmiş.

·Çok-işlilik yok

Gençlerin büyük bölümü (%75) yaşamları boyunca en fazla 2-5 şirkette çalışacaklarını tahmin ediyorlar. Bazı gelecekçilerin (futurists) tahmin ettiği gibi çok-işlilik o kadar rağbet edilen bir şey değil. Sadece %7'lik bir grup 10 dan fazla şirket değiştirebileceğini tahmin etmiş.

·Eğtim ve gelişmeye verilen değer yüksek

Eğitim ve gelişme gençler arasında en yüksek değere sahip ödül olarak görülüyor. Eğitim ve gelişmeyi birinci sırada seçenlerin sayısı, nakit parayı birinci sıradaki ödül olarak seçenlerin sayısının 3 katı çıkmış. Katılımcıların %98'i, iyi bir mentor ya da koç ile çalışmanın gelişmelerinin önemli bir bölümünü teşkil ettiğini söylemiş.

·Emeklilik denkleminde devlet yok

Katılımcıların yarısından fazlası emekliliklerinin kendi birikimlerine dayanacağı inancında. Sadece %5'lik kısım devletten emekli maaşı alacağına inanıyor. Ve %17'lik bir kısım ise işverenin sağlayacağı bir emeklilikten söz ediyor.

·Üç büyük ekonomi kimler olacak?

Gençlerin %47'si 2020 yılında Çin, Rusya ve Hindistan'ın ekonomik etkinliğinin USA ve Avrupa'dan daha üstün olacağını tahmin ediyor. Ve gençlerin üçte birisi de şirketlerin 2020 yılında hükümetlerden daha etkili olacağına inanıyor.

Bir yorum

Araştırmada bu gençlere "Millennials" deniyor. Genel olarak literatürde kullanılan diğer terimler de var: Y kuşağı (Generation Y), Net Kuşağı (Net Generation,) veya Net Geners. Bunlar 1980'li ve 1990'lı yıllarda doğmuş gençler. Literatürde bu kuşağın işe karşı tutumunun bir önceki kuşaktan (Generation X) çok farklı olacağı ve olduğu dile getiriliyordu. Bu farklı tutum ve davranışları çevremizdeki bazı gençlerden de görüyoruz. Ancak yukarıda sözü edilen çalışma, bu kuşağın da kendisinden önceki, şimdi emekli olmak üzere olan kuşaktan (Generation X) çok da farklı olmadığını ortaya koymaktadır.

Ne dersiniz? Sizin çocuklarınız ya da çevrenizde gördüğünüz gençler yukarıdaki araştırma ile çizilen çerçeve içinde yer alıyor mu? Yoksa "Yok Hocam, bizimkiler tam cins" mi diyorsunuz?